Yıllardır Yanılmış Olabiliriz: Dünya’daki Suyun Gerçek Kökeni Ortaya Çıktı

Oxford Üniversitesi'nden yapılan araştırma, Dünya'daki suyun asteroitlerden değil, gezegenin kendi içinden geldiğini gösterdi. LAR 12252 adlı asteroit üzerinde yapılan inceleme, suyun Dünya'nın doğal bir parçası olduğunu kanıtladı. Araştırma, suyun evrende daha yaygın olabileceğini öne sürdü.

Dünya’daki suyun kaynağı yıllardır tartışma konusuydu. Uzun süre boyunca bu yaşam kaynağının asteroitler aracılığıyla gezegenimize ulaştığı düşünülüyordu. Ancak Oxford Üniversitesi’nde yapılan yeni bir araştırma, bu görüşü çürütüyor.

Bilim insanları, suyun oluşumu için gerekli olan hidrojenin, Dünya'nın oluşumunu sağlayan ilk yapı taşlarında zaten mevcut olduğunu ortaya koydu. Bu bulgu, Dünya’daki suyun dış uzaydan gelmediğini, gezegenin kendi içinden geldiğini gösteriyor.

LAR 12252 isimli asteroit araştırmanın merkezinde

Araştırma, Antarktika'da bulunan nadir bir asteroid olan LAR 12252 üzerinde yapıldı. Bu göktaşı, Dünya'nın oluşumunda rol oynayan ilk kayaçlarla büyük benzerlik taşıyor. Bilim insanları, bu kayayı güçlü bir röntgen ışınıyla inceledi.

Elde edilen verilerde, asteroidin “olağanüstü derecede zengin” hidrojen içerdiği tespit edildi. Bu hidrojenin, oksijenle birleşerek suyu oluşturduğu belirtildi. Böylece, gezegenin daha başlangıçta su oluşturabilecek malzemelere sahip olduğu ortaya kondu.

Su, Dünya’nın yapı taşlarında varmış

Araştırmanın eş yazarlarından Oxford Üniversitesi doktora öğrencisi Tom Barrett, "Bu çalışmanın en önemli sonucu, suyun yapı taşlarının Dünya'ya ilk andan itibaren dahil olduğu gerçeğidir" dedi. Barrett, suyun gezegenin doğal bir parçası olarak oluştuğuna dikkat çekti.

Daha önceki teoriler, gezegenin erken döneminde yeterli hidrojen bulunmadığı ve suyun sonradan eishalindeki gök cisimlerinden geldiği yönündeydi. Yeni çalışma ise bu görüşe ciddi bir alternatif sunuyor.

Su, evrende sanılandan daha yaygın olabilir

Oxford Üniversitesi’nden Dr. Bryson ise araştırmanın, yalnızca Dünya için değil, diğer gezegenler için de önemli çıkarımlar içerdiğini söyledi. Elde edilen veriler, suyun oluşumunun evrenin diğer bölgelerinde de mümkün olabileceğini gösteriyor.

Araştırma, yüzeyinde su bulunan gezegenlerin yalnızca Güneş Sistemi ile sınırlı olmadığını ve yaşam için gerekli koşulların evrende daha yaygın olabileceğini ortaya koydu.

Bu sonuçlar, bilim dünyasında uzun süredir kabul gören asteroit teorisinin yerini yeni tartışmalara bırakabileceğini gösteriyor. Oxford ekibi, araştırmanın suyun kökeniyle ilgili yeni çalışmalar için başlangıç noktası olmasını umduklarını ifade etti.